Burun Ameliyatı Merkezi
Hemodinamik olarak stabil, anemik hasta
Genel prensipler. Önceleri hematokrit değerleri %30'un altına düşen hastalara kan verilmesi önerilirdi. Ancak bu prensibi doğrulayacak herhangi bir bilimsel veri saptanamamıştır. Günümüzde kan transfüzyonları hastaların belirti ve bulgulan ile birlikte oksijenasyon
kapasiteleri göz önüne burun ameliyatı alınarak yapılmaktadır. Semptomlar. Yoğun bakımda olmayan hastalarda kan transfüzyonu kararı belirti ve bulgularla birlikte indirekt ölçümlere dayanarak yapılır. Halsizlik ve nefes darlığı gibi semptomlar kan transfüzyonu gerektiğini gösterebilir. Dokulara yetersiz oksijen gittiğini belirleyen ve transfüzyon gerektiğini gösteren diğer bulgular arasında nedeni saptanamayan taşikardi, takipne, dar nabız basma ve asidozun laboratuar bulgulan sayılabilir. Yoğun bakım hastalan. Yoğun bakım hastalarında oksijen dağıtımı ve kullanımı ile ilgili direk bilgiler pulmoner arter kateteri yoluyla elde edilebilir. Bu ölçümler oksijen dağıtımının yetersiz olduğunu gösteriyorsa (özellikle miks venöz oksijen saturasyonu normalin altındaysa) ve hasta anemikse kan transfüzyonu gerekebilir.
Nadiren açıklanmayan asidoz anemik bir hastada görüldüğünde kan transfüzyonu gerektiğini gösterebilir. Vücud düşük hematokrit değerlerini kompanse etmek için kalp debisini arttırır. Ancak bazı hastalar burun estetiği merkezi kardiyak hastalık nedeniyle kalp debilerini arttıramazlar. Bu hastalarda kan transfüzyonu daha erken olarak yapılmalıdır.
TRANSFÜZYON TEDAVİSİNİN
KOMPLİKASYONLARI
1- HemoStik reaksiyonlar
2 - Febril ve allerjik reaksiyonlar
3-Bakteriye! sepsis
Eritrosit süspansiyonu: Allerjik reaksiyonlar daha azdır. Kalbe daha az yük biner. Yıkanmış eritrositler tercih edilmelidir, çünkü plazmada, lokösitten ve trombositten tamamen ayrılmıştır. Anemik yaşlı hastalarda, kardiak rezerv; kısıtlı ve renal fonksiyonlun bozuk kişilerde tercih edffir. Serum Albumin: Orta derecede kan kayıplarından 705 serum albumini kullanılmaktadır. Aşırı protein kaybı
alanlarda veya protein yapım bozukluğu olanlarda 5025'lik serum albumini kullanılabilir. HepuM riski afcumm ve immunglobuSn transfüzyonunda yoktur.
Trombosit Süspansiyon, ağır trombositopenilerde <10.00 /ml) veya kanaması olan hafif trombosit üspansiyonu erişkinde trombosit sayısını yaklaşık 5.000-10.000 artınr. Purpurası olanlarda bu artış olmaz, ¡emen trombositler yıkılır. Trombosit solüsyonları
azırlandıktan sonraki 120 saat içinde mutlaka kullanılmalıdır. Trombosit solüsyonlarının az da olsa
ritrosit içermeleri kaçınılmaz olduğundan ABO grup ygunluğu şartı aranır. Hacim genişleticiler, hızlı plazma expansiyonu aparlar. Bu amaçla dextran, Human Albumin, dextın + Ringer laktat estetik burun ameliyatı kombinasyonları kullanılabilir. Eğer ünde bir litrenin üstünde dextran solüsyonu uygulanırsa anama zamanını uzatarak hemorajilere neden abüeceğinden ak olarak kuNanrfmazlar. Kullanıcı da düşük
elokül ağırlıkları tercih edilir. Otolog kan, kişinin kendisi tarafından ameliyat ıcesi verilir. En büyük avantajı donör kanından
ılaşabilecek infeksiyon riskini taşımamasıdır. TRANSFÜZYON ENDİKASYONLARI
1-Akut Kan Kaybı Genel Prensipler: Eğer kanama bir kişinin kan eminin %25-30'una erişmişse (ör. 70 kg ağırlığındaerkekde 1500 ml) transfüzyon gerekir. Yüzde 25'in ında olan kan kayıpları için genelde kristalloid usitasyon yeterlidir. Travma. Periton içine masif kanama olarak fark lmeden femur kırığı yaklaşık 1 L ve pelvis kırıkları daşık 1-2 litre kanamaya yol açarlar.
Belirli ve bulgular. Yüksek miktarda kan kaybı ile ikte hipovolemi bulgulan, takipne, taşikardi, daralmış 5ız basıncı, hipotansiyon, azalmış idrar hacmi ve nç bulanıklığı görülür. Kişinin total kan hacminin %50'sini akut olarak kaybetmesi genellikle letaldir.
Böyle bir hastanın resüsitasyonunda transfüzyon mutlaka gerekir. Tedavi. Kanamalı bir hastanın tedavisinde uygulanabilecek etkin bir yöntem öncelikli olarak kristaloid (% 0.9 serum fizyolopk ve Ringer laktat solüsyonu en sık kullanılan kristalloid solüsyonlardır) sıvılarla resüsitasyondur. İki litre sıvı hemen verilir (10 dakika içinde). Eğer hastada 2 L kristalloid infüzyonuna rağmen hala hipovolemi bulguları varsa kan transfüzyonuna başlanmalıdır. Kan transfüzyonuna ekolarak kristalloid infüzyonuna devam edilmelidir.